PLUS - QUE - PARFAIT - MİŞ-Lİ GEÇMİŞ ZAMAN

Fransızca’da Plus-que-parfait zamanı Türkçe'de kullandığımız hikaye geçmiş zamanına  (-yapmıştım, -etmiştim, -görmüştüm) denk gelmektedir.


IMPARFAIT[avoir]/[être] + PARTICIPE PASSÉ


PARLER - plus que parfait çekimi :
j'avais parlé
tu avais parlé
il / elle avait parlé
nous avions parlé
vous aviez parlé
ils / elles avaient parlé



J'ai fait du shopping ce matin ; j'avais déjà fait la lessive.
Bu sabah alışverişe gittim; Çamaşırları çoktan yıkamıştım..


J'étais déjà sorti quand tu as téléphoné.
Sen aradığında çoktan ayrılmıştım.



Ayrıca koşullu ifadelerde varsayımsal durumu ifade etmekte kullanılır:


Si tu m'avais demandé, j'aurais répondu.
Eğer bana sormuş olsaydın, cevap verirdim.


S'il neigeait, je ne sortirais pas.


Kar yağsaydı dışarı çıkmazdım.

Si j'étais riche, je m'achèterais un château.
Eğer zengin olsaydım şato alırdım

Je t'enverrais de l'argent, si tu en avais besoin.
İhtiyacın olsaydı sana para gönderirdim.

S'il avait eu le temps, il t'aurait aidé.
Zamanı olsaydı sana yardım ederdi

J'aurais fait un gâteau, si j'avais su que tu venais.
Geleceğini bilseydim kek pişirirdim



IMPARFAIT



Geçmiş zamanda sürekli bir olayı ya da bir süre devam etmiş bir durumu, bir alışkanlığı, tamamlanmamış bir eylemi ifade ederken kullanılan zamandır.
Olayın başlangıç ya da bitiş zamanı belirtilmez. Türkçede birleşik zaman olarak bildiğimiz, Yapardım,Yapıyordum, Giderdim, Gelirdim gibi.. Geçmişte yapıyor olduğumuz bir eylem yada durumu ifade etmemize yaramaktadır.
Être dışında tüm fiiller aynı şekilde çekimlenir. Fiilin şimdiki zaman nous biçiminden -ons çıkarılır ve bitiş eklenir.


Özne
Bitiş
je (j')
-ais
tu
-ais
il/elle
-ait
nous
-ions
vous
-iez
ils/elles
-aient



ETRE-AVOİR
J'étais                                                    J'avais
tu étais                                                  Tu avais
Il/elle était                                            Il/Elle avait
Nous étions                                          Nous avions
Vous étiez                                             Vous aviez
Ils/Elles étaient                                     Ils avaient


Özne
parler
parl-
konuşmak
finir  finiss-
bitirmek
étudier
étudi-
çalışmak
manger
mange-
yemek
je (j')
parlais
finissais
étudiais
Mangeais
tu
parlais
finissais
étudiais
mangeais
il/elle
parlait
finissait
étudiait
mangeait
nous
parlions
finissions
étudiions
mangions
vous
parliez
finissiez
étudiiez
mangiez
ils/elles
parlaient 
finissaient 
étudiaient 
mangeaient 

~ER Fiiller
demander sormak

Je 
demandais                        Soruyordum
Tu 
demandais                       Soruyordun
Il/elle 
demandait                   Soruyordu
Nous 
demandions                Soruyorduk
Vous 
demandiez                   Soruyordunuz
Ils/elles 
demandaient
            Soruyorlardı

~ IR Fiiller
choisir - seçmek
je choisissais              Seçiyordum
tu 
choisissais              Seçiyordun
il 
choisissait                Seçiyordu
nous 
choisissions        Seçiyorduk
vous 
choisissiez          Seçiyordunuz
ils 
choisissaient          Seçiyordular


~ RE Fiiller
rendre – geri vermek

Je 
rendais                 geri veriyordum.
Tu 
rendais                 geri veriyordun
Il/elle 
rendait             geri veriyordu
Nous 
rendions          geri veriyorduk
Vous 
rendiez             geri veriyordunuz
Ils/elles 
rendaient      
geri veriyorlardı

“J' allais”       :  gittim, gidiyordum, gitmiştim, giderdim şeklinde çevrilebilir.

J'
allais à la piscine.
Yüzme havuzuna gittim.

J'
allais manger plus tôt.
Birazdan yiyecektim.

J'
allais à la bibliothèque.
Kütüphane giderdim/gidiyordum. 

-ger fiilleri:

kök  -a ya da  -o ile biten çekim ekinden önce  “g”den sonra 
e eklenir.
manger - yemek
Je mangeais
Tu mang
eais
Il/elle mang
eait-
Nous mangions
Vous mangiez
Ils/elles mang
eaient 

-cer fiilleri

-a ya da -o ile biten çekim ekinden önce “c” harfi “ç” olur. 
lancer - atmak

Je lan
çais
Tu lan
çais
Il/elle lan
çait
Nous lancions
Vous lanciez
Ils/elles lan
çaient


kökü “  ile biten fiillerde  nous ve vous biçimleri çift “ ii ” olur.

Étudier – çalışmak, okumak
J'étudiais
Tu étudiais
Il/elle étudiait
Nous étud
iions
Vous étud
iiez
Ils/elles étudiaient

J'étais chez moi > Evimdeydim.
Nous étions tristes > Üzgündük
Il était malade > Hastaydı.
Elle avait trois cours par semain > Haftada üç dersi vardı.
Quand j'avais 10 ans, je jouais au quartier. > On yaşındayken mahallede oynardım.

PASSE COMPOSE - GEÇMİŞ ZAMAN

PASSE COMPOSE

Le Passé Composé:    Passé Composé geçmişte olmuş bitmiş eylem ve durumları ifade etmemizde işimize yarar.

 Tam isabet olarak Türkçede 
dı,-dı, -di, -du, -dü, -tı, -ti, -tu, -tü ekleriyle oluşturulan bildiğimiz görülen geçmiş zaman diğer bir deyişle -di'li geçmiş zamandır.



DÜZENLI FIILLER

- er ile biten fiiller
regarder (bakmak)
marcher (yürümek)
chanter (şarkı söylemek)
manger (yemek)
regardė
marchė
chantė
mangė
- ir ile biten fiiller
finir (bitirmek/bitmek)
rėagir (tepki göstermek)
choisir (seçmek)
fini
rėagi
choisi
-re ile biten fiiller
perdre (kaybetmek)
vendre (satmak)
attendre (beklemek)
perdu
vendu
attendu

* ''Etre'' fiiliyle çekimlenen fiiller;

Aller,Venir,Rester,Tomber,Devenir,Entrer,Sortir,Arriver,Partir,Monter,Descendre,Naître,Mourir, Revenir, Rentrer..

Aynı zamanda bütün  
Pronominal fiiller yani dönüşlü fiiller de tamamiyle  ''être'' fiiliyle çekilir.Bu grubun dışında kalan fiiller ''avoir'' fiiliyle çekimlenir.


Örneğin ; Se promener, Se Coucher, S'arreter, Se voir, Se laver, Se lever..

rester : kalmak

eril
feminen
je suis restė
je suis restėe
Kaldım
tu es restė
tu es restėe
Kaldın
il est restė
elle est restėe
Kaldı
nous sommes restės
nous sommes restėes
Kaldık
vous êtes rėstės
vous êtes rėstėes
Kaldınız
ils sont restės
elles sont restėes
Kaldılar



aimer  : sevmek (yardımcı fiil avoir)

j'
ai
aimė
tu
as
aimė
il  / elle
a
aimė
nous
avons
aimė
vous
avez
aimė
ils / elles
ont
aimė


aller    : gitmek (yardımcı fiil etrė)

eril
feminen
je
suis
allė
allėe
tu
es
allė
allėe
il  / elle
est
allė
allėe
nous
sommes
allės
allėes
vous
êtes
allės
allėes
ils / elles
sont
allės
allėes

venir   : gelmek (yardımcı fiil etrė)

eril
feminen
je
suis
venu
venue
tu
es
venu
venue
il  / elle
est
venu
venue
nous
sommes
venus
venues
vous
êtes
venus
venues
ils / elles
sont
venus
venues

choisir            : seçmek (yardımcı fiil avoir)

j'
ai
choisi
tu
as
choisi
il  / elle
a
choisi
nous
avons
choisi
vous
avez
choisi
ils / elles
ont
choisi

DÜZENSİZ FİİLLER

fiil
geçmiş zaman
avoir
sahip olmak
eu
être
olmak
été
prendre
almak, yakalamak
pris
dire
söylemek
dit
écrire
yazmak
écrit
faire
yapmak
fait
lire
okumak
lu
mettre
koymak
mis
voir
görmek
vu
vouloir
Istemek
voulu
apprendre
öğrenmek
appris
satisfaire
memnun olmak
satisfait
promettre
söz vermek
promis
prévoir
önceden görmek
prévu


avoir
(sahip olmak)
être
(olmak)
j'ai
eu
été
tu as
eu
été
il a
eu
été
nous avons
eu
été
vous avez
eu
été
ils ont
eu
été


Genel olarak  -aître, -tenir, -courir ve -venir  ile bu fiillerden türemiş fiillerin geçmiş çekimi köküne  -u eklenir.

connaître 
(bilmek) 
connu
courir 
(koşmak)
couru
soutenir 
(desteklemek) 
soutenu
prévenir 
(uyarmak)
prévenu 

-indre ile biten fiillerde son  -int ile değişir.

craindre
(korkmak) 
craint
plaindre
(şikayet etmek)
plaint
atteindre
(uzanmak, yetişmek) 
atteint
peindre 
(boyamak)
peint

-rir  ile biten bazı fiillerin sonu -ert olur.

ouvrir 
(açmak) 
ouvert
couvrir
(örtmek)
couvert
offrir
(sunmak, önermek) 
offert


DÖNÜŞLÜ FİİLLER

se laver           : yıkanmak 

eril
feminen
je
me suis
lavė
lavėe
tu
t’es
lavė
lavėe
il  / elle
s’est
lavė
lavėe
nous
nous sommes
lavės
lavėes
vous
vous êtes
lavės
lavėes
ils / elles
se sont
lavės
lavėes

Lis-tu ce livre ?
Bu kitabı okur musun?
As-tu lu ce livre ?
Bu kitabı okudun mu?

Nous avons vu ce film. 
Bu filmi izledik/gördük.

Nous n’avons pas vu ce film.
Bu filmi izlemedik

Tu as eu de la chance.
Sen şanslıydın.

Nous avons vu la montagne.
Dağı gördük.

Vous avez mangė tót
Daha önce yedim.

J’ai terminė mon travil á 14 :00
İşimi ikide bitirdim.

Je suis parti á la piscine
Havuza gittim

Nous sommes alles en vacanes á Rome
Roma’ya tatile gittik

Nous avons visité Paris plusieurs fois.
Paris’i birkaç kez ziyaret ettik.

Je me suis réveillée très tôt ce matin.
Bu sabah erken kalktım.